Beden hasta olsa bile ruh bununla başa çıkıp, en Yüce olana adanmışlığından zerre kaybetmeden, coşkuyla yaşamaya devam ediyor.
Hastalık anları, özellikle de ciddi olanları yaşayanlara Yaradan bir fırsat sunuyor. Sağlıklıyken şükür halindeyiz, eyvallah, hasta iken hangi haldeyiz?
İşte asıl test orada başlıyor. Yaşam ayaklarının altından çekilirken, yakınların endişeli gözlerle bakıp, panik yaşarken, doktorlar anlamadığın bir dil konuşurken, dostların, sen herşeye rağmen gülümseyen bir halde durumunu anlatırken gözleri yaşlı çaresiz gözlerle sana bakarken, coşku ve teslimiyet ile kalabiliyor musun?
Bu anları ancak yaşayanlar bilir. Bazı hastalıklar kişide muazzam spiritüel açılımlar yaratma kapasitesine sahip.
Hiç bir şey yok yere, nedensiz gerçekleşmiyor. Yaradan her şeyi hesabını çoktan yapmış. Bize düşen nefs’in, bedenin her halinde adanmışlık ve şükür hissiyatıyla çoşkulu kalıp, yanlızca bedenden ibaret olmadığımızı tekrar tekrar hatırlamak.
Herkese, her halde şükür, coşku, ve teslimiyetle dolu haller diliyorum.
Siz bedeniniz, duygularınız ya da zihniniz değilsiniz. Çok daha Yüce bir varlığın tezahürüsünüz.
Bu hissiyatı aldığınız anların gittikçe çoğalması tüm temennim ve uğraşım.
Sevgi ve zindelik dileklerimle,
*Eğitim ve makalelerden haberdar olmak için sağ tarafta yer alan ‘Blog’u Takip Et’ kutusuna email adresinizi bırakabilirsiniz.
Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.
1 Comment
Sevgili Gulenay,
Sizinle henuz tanismadik ama sizi keyifle takip ediyorum.Bu yaziniz ve bundan once bagirsak mantariyla ilgili yaziniz sanki sahsima yazilmis gibi tamamen ustume aldigim yazilariniz oldu.Bir gun once dusmus ve su an ayagi alcida olan biri olarak ve namazimi kilip sukrederken ustunede bu yaziyi okuyunca size tesekkur etmek istedim.Sevgiler.