Boğa Dolunayı; Öz-değerin Tılsımı

Kasım ayının 4’ünde sabah 8:24 saatlerinde Boğa Burcu’nda dolunay gerçekleşecek. Ve bu dolunay bizi sevgi ve bolluk ile yıkayarak 2017 boyunca hasretle beklediğimiz o tılsımlı enerjiyi sağlayacak.

Ekim ve hatta Eylül’den beri bir seri zorlayıcı etki hissetmiş olabilirsiniz. Gördüğüm kadarıyla bir çok kişi bu süreçte çok zorlu anlar yaşadı ve yaşamaya devam ediyor. Ekim’deki yeni ay bizi her ne kadar yeni tohumlar atmak için teşvik etmiş olsa da bu zorlu süreçlerde yeniyi görmekte zorlanmış olabiliriz.

Şimdi, Kasım dolunayı ile birlikte ferah bir nefes almaya başladık bile. Biliyorsunuz dolunayların etkisi bazen günler öncesinden kendini belli edip devam eden günlere de yayılır.

Ekim ayında ekemediniz her ne tohum varsa, şimdi onlara tam enerji verme vakti. Ve eğer her şeye rağmen tohumları ekmeyi başardıysanız da şimdi ödüllerini alma vakti.

Boğa dolunayı bize seçtiğimiz yolda ilerleyebilmemiz için bilge ve merhametli bir ana gibi yolu gösterip, teşvik ediyor.

Bu dolunay özellikle de aşkı arayanlara, aşk içinde olmak isteyenlere birebir. Romantizm had safhada. Yeni aşkı bulma yolunda görünür olmak için en doğru zaman! Aşk acısı çekenlere ise şefkatli bir merhem olup, her günün bir yarını olduğunu ve her şeyin geçici olduğunu hatırlatıyor.

İçinde bulunduğumuz günler gerçekten de ahenkli enerjilerle bizi sarıyor. Bu dönemde işaretler, rüyalar, yakın dostlarla yapılan muhabbetler, aile buluşmaları muazzam bir şefkat enerjisi ile sarmalanıyor. Tüm bu destek bizi usun süre etkisinde tutacak.

Yılın başından beri geçmişle yüzleşip, hesaplaşıp yeni bir sayfa açmamız için çağrı alıyoruz. Bizi geride tutan eski kalıplar, düşünce şekilleri, kısır döngüler…

Elbette kemikleşmiş kalıpları, alışkanlıkları dönüştürmek hiç de kolay değil ‘can çıkar huy çıkmaz’ diye boşa dememişler. Ancak bu dolunayla Evren bizim yanımızda olduğunu ve tam da ihtiyacımız olan şeyi vermek üzere burada olduğunu bize hissettiriyor.

Bu enerjiyi hissedebilmek için tabi ki eyleme geçmek gerekiyor. Dolayısıyla da önce hayatınızda hangi yöne gitmek istediğinize karar vererek başlayabilirsiniz. Sessiz bir alanda, güzel bir müzik ve mum ışığı eşliğinde bir defter ve kalemle isteklerinizi yazabilir ya da resmedebilirsiniz.

Ne yöne gitmek istediğinizi belirlemeden önce eski kalıpları, olayları, bakış açılarını ve hisleri tekrar ziyaret edip, onları geride bırakmak için sözler vermek de gerekebilir. Malum dolunay enerjisi her yeri aydınlattığı için, normalde göremediğimiz ama işimize hiç yaramayan, köstek olan, üzen ve daraltan duygu ve düşünce kalıplarını gün ışığındaymış gibi görebiliriz.

Kendi kendimize söylemeye devam ettiğimiz olumsuz inanç kalıplarını, bizi geride tutan blokajları bırakmanın tam zamanı. Ama öncelikle bunların ne olduğunu bilmek gerekiyor. Örneğin; kendinizi sabote eden düşünceler ‘yapamam’, ‘çok zor’, ‘bana göre değil’, ‘daha sonra’, ‘henüz erken’, ‘yeteneğim yok’ gibi iç-sabotajcı düşünce kalıpları. Sizde hangileri var, kağıda dürüstçe dökerek başlayabilirsiniz?

Bu şekilde aslında yolunuzdaki engelin ‘kendiniz’den başkası olmadığını göreceksiniz. Yapmamız gereken ezber kalıplardan çıkmak ve adım atacak cesareti toplamak. Hep aynı şekilde davranmanız, düşünmeniz gerekmiyor, farklı ve yapıcı bir sürece girebilirsiniz. Bunun olamayacağı yönündeki bahaneler esasen kaybetme korkusu kaynaklı. Oysa kaybedecek sadece bir yaşamımız ve zamanımız var.

Bahane olarak gelen korkuların farkına varır, nedenlerini kabul eder ve neden orada olduklarını anlamak için kendinize süre tanırsanız, yaşamınızın usul usul istediğiniz yönde ilerlemeye başladığını göreceksiniz.

Korku insanoğluna verilmiş doğal bir güdü, ancak sürekli korku ve endişe hali doğal değil. Ayağa kalkıp korkudan daha büyük olduğumuzu gösterme vakti. Korku, korku ile beslenir.

Kasım ayını öz-sorumluluğumuzu alıp, geçmişle yüzleşip onun artık en azından belirli yönlerini geride bırakacak ve istediğimize odaklanacak niyetleri tazeleyerek geçirelim.

Evren bizi destekliyor, bu aşikar. Biz de kendimizi istediğimize doğru ilerleme yönünde destekleyelim. Bizi aşağıya çeken kişi, olay ve düşüncelere izin vermeyelim, bırakalım herkes yoluna gitsin. Bizim ekilecek daha çok tohumumuz var ve yolcu yolunda gerek.

Önümüzdeki bu ay bizim için, öz-değerimizi gün be gün arttırdığımız, iç-sabotajcıyı yakalayıp, beslemediğimiz ve her güne şükür ile uyanıp istediğimizi gerçekleştirecek adımlarla ilerlediğimiz bir ay olsun. Her gün küçük de olsa bir adım atacağımıza dair kendimize söz verelim.

Boğa yavaş yavaş ama kararlı adımlarla ilerler. Biz de en yüksek niyetimizi gerçekleştirmek üzere bu muazzam destek yayan enerjiyi kanatlarımızın altına alalım ve elle tutulan, ayağı yere basan, sağduyu arttıran meyveler toplayabilelim.

Sevgilerimle,

Gülenay Pema

Bu makalede esinlendiğim bir kaç konu http://www.consciousreminder.com sitesinden alındı.

*Gülenay Pema’nın verdiği eğitimler ve yayınladığı makalelerden haberdar olmak için sağ tarafta yer alan ‘Blog’u Takip Et’ kutusuna email adresinizi bırakabilirsiniz.