Yaşam enerjisi içimizde hızlı bir nehir gibi akar ve ona engel olabilecek hiçbir şey yoktur.
Tüm varlıkların özü enerjidir.
Fiziksel ve eterik bedenelerimiz bütünlüğün ve zindeliğin kaynağı olan kesintisiz yaşam enerjisi akışına bağlıdır. Bu enerjinin aktığı kanallar açık sistemler olsa da ve kontrolümüz dışındaki dış unsurlardan etkilense de bunların hayatımıza nasıl etki edeceğini sonunda biz seçeriz.
Akışın korunmasını sağlamak için enerji alanımızdaki blokajları tanımlayıp bunları temizlemek bize kalmıştır. Sağlıklı, topraklanmış bireyler, diğer insanların ve çevrenin enerjisinin bir kısmını alır ama bu onları besleyen dengeli enerjinin devamlı akışını bozmaz. Aynı birey, stres ve kederle de yapıcı bir şekilde başa çıkar ve çoğunlukla olumsuzluğu beraberinde getiren cansızlığa maruz kalmaz.
Enerjinin bedenimizde ve etrafında ahenkli bir şekilde akmasını sağladığımızda doğal olarak sağlıklı, canlı ve huzurlu oluruz.
Yaşam enerjisi içimizden hızlı bir nehir gibi akar ve ona engel olabilecek hiçbir şey yoktur ama travma, karamsar titreşimler ve hayal kırıklıkları akıntıyı sekteye uğratan kaya parçaları gibidir. Bunların birikmesine izin verir ya da bastırırsak yaşam enerjimizin rotası şaşar ve tamamen tıkanarak hastalıklara, huzursuzluğa ve güç kaybına yol açar. Fakat bu güçleri arındırmak için zaman ayırırsak onların hayatımızı etkileme gücünü ellerinden alırız.
Düzenli arındırıcı banyolar yapma, yoga, meditasyon, zengin besin alımı ve nefes egzersizleri gibi basit ama olumlu alışkanlıklar edindiğimizde enerji akışımızı engelleyebilecek dış unsurlardan kendimizi koruruz. Auramızı istenmeyen bağımlılıklardan ve blokajlı duygulardan arındırdığımızda içsel imajları ve tekrar eden negatif kalıpları azaltırız.
Güçlü ve akışkan bir enerji, kendini şifalandırma ve zihnini sakinleştirmenin kapısını açan bir anahtardır.
Sizi besleyen enerji akışına dair edindiğiniz farkındalık, bu akışın blokajlarını kaldırmak, düzeltmek ve akışı zenginleştirmek için gerekli adımları kendi iyiliğiniz için atmanıza imkan tanır.
Cansızlık, isteksizlik ve ümitsizliğinizin kaynağını tanımlayamazsanız korku devreye girebilir. Akışı engelleyen şeyi bırakmaktan korkabilirsiniz. Bırakmak zor gelebilir ama akış tekrar düzeldiğinde hissedeceğiniz coşku hoş ve kutsal bir ödül olacaktır.
Yeni bazen ürkütücü olabilir ancak bu sadece eskiye olan bağımlılığımızın ve alışkanlıklarımızın bir yansıması, oysa içinizdeki kaşif yeni maceralara atılmak için hep can atıyor.
Tek yapmanız gereken adım atmak!
Yeni bir yaşama adım atmaya cesaretiniz var mı?
Sevgilerimle,
*Gülenay Pema’nın verdiği eğitimler ve yayınladığı makalelerden haberdar olmak istiyorsanız sağ tarafta yer alan ‘Blog’u Takip Et’ kutusuna email adresinizi bırakabilirsiniz.