Açık Radyo’da her Pazartesi saat 14:30’da hazırlayıp sunduğum Es-Müzik & Sessizlik programı kayıtlarını aşağıdaki bağlantılar aracılığıyla dinleyebilirsiniz.
——————————————————————————————————
Zaman ve ses birbirine ayrılmaz şekilde bağlı. Ses, sessizliğin içinde ölür. Sesin bir ömrü vardır. Her notanın bir ömrü vardır.
Sesi üreten müzisyen, tam anlamıyla sesi bu fiziksel dünyaya getirir. Daha da ötesi eğer enerji vemeye devam etmez ise ses ölür. Bu tek bir notanın yaşam süresidir, sınırlıdır.
Burada terminoloji olarak kısaca “nota ölür” diyebiliriz. Ve bu şekilde müziğin içeriği hakkındaki ilk net göstergeyi anlayabiliriz: Sesin, sessizliğe dönüşümündeki yok oluşu, onun “zaman içersinde” sınırlı olduğunun göstergesidir.
Bazı enstrümanlar, özellikle vurmalı çalgılar, piyano da buna dahil, müzisyenlerin “gerçek-yaşam-süreci” dedikleri seslere sahiptirler. Gerçek-yaşam-süreci ile kast edilen ses üretilir üretilmez azalmaya yok olmaya başlamasıdır.
Diğer enstrümanlarda, örneğin yaylı çalgılarda sesi daha uzun süre tutmanın yolları vardır, vurmalı çalgılardan farklı olarak.
Ses bu dünyada kalmaz; sessizliğin içine doğru buharlaşır.
Ses bağımsız da değildir. Kendi başına bir varlığı yoktur. Ancak kalıcı, sürekli ve yadsınamaz bir bağı vardır… sessizlikle.
Bu bağlamda ilk nota bir başlangıç değildir. Kendinden önce gelen sessizliği takip eder.
Peki, eğer ses, sessizlik ile bir ilişkideyse bu nasıl bir ilişkidir?
Ses mi sessizliği domine eder, yoksa sessizlik mi sesi domine eder?
Biraz daha dikkatli incelediğimizde ses ve sessizlik arasındaki bu ilişkiyi, fiziksel bir obje ile yerçekimi arasındaki ilişkiye benzetebiliriz.
Yerden kaldırılan bir obje, kaldırıldığı yükseklikte durabilmesi için belirli düzeyde bir enerjiye ihtiyaç duyar. Eğer bu enerjiyi sürekli kılmazsanız obje yere düşer, yer çekimi kanununa uyarak.
Oldukça benzer bir şekilde, eğer sesi devam ettirilmez ise, sessizliğe karışacaktır.
Eğer başta bir sessizlik var ise, bir müzik parçasına ya sessizliği keserek ya da sessizliğin içersinden evrilerek başlarsınız.
Sessizliğin içersinden keserek çıkan ses, varolmakta olan “an”ı, olayı aniden değiştirirken, sessizlik içersinden evrilen ses kademeli olarak bu değişimi yapar.
Felsefik olarak bu durum “olmak ve oluş” arasındaki fark olarak yorumlanabilir.
Örneğin Beethoven’ın Pathétique Sonatı’nın başlangıcı sessizliği keserek başlayan sese güzel ve net bir örnektir. Keskin bir akor sessizliği keser ve müzik başlar.
Wagner’in Tristan ve Isolde Operası’nın prelude’ü ise sessizliğin içersinden evrilerek çıkan sese güzel bir örnektir.
Müzik, Do notasından Fa notasına doğru değil, sessizlikten Do notasına doğru başlar…
Acik Radyo Es 1 - Gulenay Pema - tıklayın.
– Brahms – Symphony 3, Mvt. 3 Poco Allegretto Orkestra Şefi: Karajan – Chopin – Polonaise Brillante – Cellist: Rostopovich Piyano: Martha Argerich – Schubert – Arpeggione – Cellist: Anne Gastinel Piyano: Claire Desert – Beethoven – Pathetique II Adagio Cantabile Piyano: Daniel Barenboim – Puccini – Tosca – Viss d’Arte – Soprano: Angela Gherghiu
Acik Radyo - Es Programi 3 - Gulenay Pema - dinlemek için tıklayın.
– Tchaikovsky – Sourvenir D’Un Lieu Cher – Meditation – Janine Jansen – Tchaikovsky – Violin Concerto in D
Acik Radyo - Es Programi 4 - Gulenay Pema - dinlemek için tıklayın.
– J.S.Bach – Viola Da Gamba – No: 1 & 2 – Yoyoma
Acik Radyo - Es Programi 7 - Gulenay Pema - dinlemek için tıklayın.
– W.A.Mozart – Cembalokonzert – Harpsichord
Acik Radyo - Es Programi 8 - Gulenay Pema - dinlemek için tıklayın.
– Brahms – Symphony No: III
Acik Radyo - Es Programi 9 - Gulenay Pema - dinlemek için tıklayın.
– J.S.Bach – Brandenburg Concerto
Acik Radyo - Es Programi 10 - Gulenay Pema - dinlemek için tıklayın.
– Chopin – Nocturne C Major – Nocturne E Minor – Nocturne C Minor – Ballade No:2 – Ballade No:1 – Waltz No:3 – Prelude E Minor – Mazurka A Minor – Fantasie Impromptu