Kimilerinizin bildiği gibi iki dönüşümsel kampı yeni tamamladık. Bu kamplar, sevgili Brezilya’lı hocam Sri Prem Baba‘nın öğretisi üzerine kuruldu. Uzun yılların ve sevgili hocamla yaptığım çalışmaların sonucu bu yoğun ve derin çalışma serilerinin vakti geldi. Bu çalışmaların daha önce yaptığım çalışmalardan en belirgin farkı oldukça interaktif olması, yani herkes ile paylaşımdaydık. Bu tür bir çalışma için güven en temel hissiyat. Böyle bir çalışma için hem çalışmayı yönetene hem de kendinize güveniniz olması, Yaradan’ın her ne olursa olsun elinizi tuttuğundan şüpheniz olmaması hazır olduğunuzu gösterir.
Kalbin yolu gizemli.
Yol uzun elbet, emek herkesin kendi verdiği kadar, kendine has… Ancak dönüşüm bir anlık… Her an kabuklarımızdan sıyrılarak kalbi açılan çiçekler gibi öz-varlığa yol veriyoruz. Geçici ‘ben’den, otantik, öz-benliğimize doğru.
Yönettiğim her kamp, inziva beni de dönüştürüyor. Muazzam şekillerde. Hocamla yaptığım kendi inzivalarımın tadı ile kendi verdiğim inzivaların tadı farklı olmasına rağmen, her ikisi de kalbimi farklı açılardan, boyutlardan ve yönlerden genişletiyor, arındırıyor, açıyor. Hocamın dediği gibi ‘manevi yolda öğretmenlik arzulayarak olmaz, rehberlik, bir oluş halidir, alan paylaşımıdır’. Bu nedenle verdiğim eğitmenlik programlarını da aynı temele yerleştiriyoruz. Önce kendini bil, dönüştür, kalbini aç, sonra zaten yaşam sana senden rehberlik alacakları getirir.
Bu meşakatli yolda kişinin kendine güven ile kibir arasındaki ince ancak gece ve gündüz gibi farklı çizgiyi her an gözlemlemesi, farkında olması ve arındırması gerekiyor.
Kalbi sevgiye açma yolunda ilerlerken elbet hepimizin daha yolu var. Daha yolun olması bilincini her an tazelemek, her an’a yeniden bakabilmek, bilgi ile doldurduğumuz zihni tıpkı bir çocuğunki gibi saflaştırıp, yeni gözlerle bakabilmek bir ayrıcalık. Spiritüel yolda ne kadar zihni bilgi ile doldurursak o kadar gerçek manevi hissiyatlardan uzaklaşıyoruz. Ne kadar ben bunu yaptım, şunu yaptım diyorsak kişinin kendini keşfi o kadar zor oluyor. Buna kısaca spiritüel ego deniyor. Egonun her türü mevcut. Yaptığı spiritüel çalışma dahi olsa onunla da övündükçe geriliyoruz, diğerlerinden üstün görüyoruz kendimizi ve kalp kapalı kalıp samimi ve otantik bir paylaşım olamıyor. Özellikle de kişinin kendisiyle dürüstlüğü zorlaşıyor. Ben zaten ‘biliyorum’ duygusundan sıyrılabilmek için bazen senden daha aydınlıkta ve bu yolu yürümüş rehberlerin sınamalarına ihtiyaç duyuluyor. O nedenledir ki Mevlana’nın da, bilindik azizlerin de hepsinin birer rehberi vardır onu sınayacak. Bu da yolda ne kadar adanmış olmanla, Yaradan’ın her yönden gelen rehberliğine açık olmakla alakalı.
Manevi yolda ne kadar yol kat ettiğimizi görmek istiyorsak ilişkilerimize bakmalıyız der ermişler. Sevgili Prem Baba dünya çapında başlattığı Awaken Love yani Sevgiyi Uyandır hareketi ile politikadan, çocukların eğitimine, psikolojiden, doğanın korunmasına birçok alanda aktif çalışmalar yapıyor. Bizler de bu değerlere kalpten bağlı herkesin her şeyin içinde Yaradan’ın sevginin uyanması için çalışıyoruz.
Ayırmayan, herkesi kapsayan kalbin yolunda…
Aşağıda paylaştığım videoda sevgili Prem Baba kalbin birliğini yaratma yönündeki ilk adımı açıklıyor.
Sevgilerimle,
1 Comment
Sevgili Gülenay hocam,
Harika bir yazı. Ruhum hala Yediburunlardayken. Her şey için teşekkür ederim. Bana dokunduğunuz ve yoluma ışık tuttuğunuz için minnettarım. Başka güzel çalışmalarda birlikte olabilmek umuduyla. Sevgiyle kalın.
Ayşenur
iPhone’umdan gönderildi