Karşımda oturmuş bakışlarımı tutuyorsun, bana bakmak yerine.
Yavaş konuşuyorsun, kelimelerini dikkatle seçip… Kelimelerin kendini güvende hissettirecek, özgürlüğünden ödün vermeyecek ve herhangi bir yanlış anlamaya ve sorumluluğa mahal vermeyecek özende seçiliyor. İfade etmek istediklerin değil de, kullanmak istediğin kelimeler bunlar.
Gerçek anlamlar o gözlerin, ses tonunun ardında saklı.
Söylediğini söylemiyorsun ve sorgulanmaya ya da test edilmeye imkan vermeyecek netlikte konuşuyorsun.
Bana doğru geldiğini hissediyorum. Sanki içinden bişi bana doğru akıyor. Bana geliyor musun yoksa beni çekiyor musun? Bilmiyorum, hissediyorum ama görmüyorum, hareket etmiyorsun. Devamı için tıklayın.